Kitap yazmak başta olmak üzere kurgusal herhangi bir türe dair hikâye fikrini geliştirmek isteyenler için yazar Joslyn Chase altı temel yöntem sıralamış. Ama dikkat: Bu tavsiyeler kitap fikri, öykü fikri hatta senaryo fikri bulmak için değil temel fikirleri geliştirmek için sunuluyor.
Elbette tüm yazma tavsiyeleri için geçerli olan bazı durumlar bu tavsiyeler için de geçerli: Her yazarın yolu biriciktir, kendine özgüdür ve iyi yazmanın sabit kuralları diye bir şey yoktur. Elinizdeki öykü, roman, senaryo veya benzeri türlerdeki kitap fikri için bu tavsiyelerden en aklınıza yatanları en verim alacak şekilde uygulamaya dikkat edebilirsiniz.
Hikâye Geliştirmek İçin Yazma Tavsiyeleri
Hikâyenin Ana Sorusunun İyice Demlenmesini Sağlayın
Hikaye çatışma üzerine kuruludur.
Engeller ve stres faktörleri olmadan hikâye yoktur. Bu yüzden hikaye fikrinizi inceleyin ve hikâyenizin temel problemine dayanan tek cümlelik bir soru haline getirip getiremeyeceğinizi görün. Bunu yapmanın iyi bir yolu, sorunu “ya olursa” biçiminde formüle etmektir.
Hikaye fikrinizi geliştirmek için en iyi yöntemlerden biri, onu basit bir cümleye indirgemek. Bu, hikâye problemine odaklanmanızı, onu sağlamlaştırmanızı ve hikâyeniz için ne anlama geleceğini kabul etmenizi gerektirir.
Bu cümle, hikâyenizin içinden büyüyeceği tohumu haline gelir ve hikâye problemi hakkında net olmak, hikâyenize neyin girmesi gerektiği ve neyin dışında kalması gerektiği konusunda seçimler yapmanıza yardımcı olur.
Karakterinizin sınırlarını zorlayın
Ana karakterinizi düşünün ve başına gelebilecek en kötü şeyin ne olacağını kendinize sorun. Ona bu en kötü kaderi yaşatmak, yerleşik çatışmayı getirir, duygusal katılımı sağlar ve karakterinizin derinlere inmesini, gerçekten nelerden oluştuğunu göstermesini sağlar.
Birkaç örnek:
- Bir oyuncu için en kötü şey, Broadway’deki tüm yönetmenleri kendinden uzaklaştırmak olurdu, böylece kimse onunla çalışmazdı. Tootsie‘yi düşünün.
- Bir astronot, eve dönüş yolculuğunu kaçırır. Marslı.
Hâlâ planlama aşamasında da olsanız veya hikâyenizin sonuna da gelseniz, kendinize en kötüsünün ne olduğunu sorun. Cevabın hikâyenizi nasıl güçlendirebileceğine şaşırabilirsiniz.
İki fikri yan yana getirin
Gezegendeki en üretken yazarlardan biri olan Dean Wesley Smith, bu yöntemi düzenli olarak kullanıyor. Çok sayıda eski kitaba ve derlemeye sahip.
Bir sayfayı çevirerek açar, parmağını İçindekiler Tablosu’ndan aşağı doğru indirir ve rastgele bir başlıkta durur. Sonra aynısını başka bir kitapla yapar, iki başlığı birleştirir ve bunun hikâyesine dair neler uyandıracağını düşünür.
Yeni bir hikaye fikrine ihtiyacı olanlar için de bu yöntem önerilebilir.
Öngörülebilir bir akışı tersine çevirin
Hikâye fikrinizin çok sıradan olduğunu veya yeterince sürpriz barındırmadığını düşünüyorsanız, başından tutup çevirmeyi deneyin ve neyin sallandığını daha iyi görün.
Kısa öykülerine koyduğu ters köşelerle ünlü O. Henry, Kızıl Şef’in Fidyesi ile bunu çok güzel yaptı. İki talihsiz suçlu, zengin bir adamın küçük oğlunu kaçırır ve fidye için alıkoyar, ancak çocuğun çılgın ve şımarık davranışlarından o kadar şaşkına dönerler ki, çocuğu geri alması için babaya ödeme yaparlar.
Saatin tıkırtısına sarılın
Hikâye fikrinize bir zaman sıkışıklığı eklemek, gerilimi ve gerginliği arttırır, sıkı tutar ve çatışmayı tırmandırır.
Bunun benzerini Dan Brown da 3C kuralıyla vermişti. Dan Brown’ın Masterclass dersinden notları okumak için BURAYA ve izlemek için BURAYA tıklayın.
Örneğin, Speed filminin yazarları bunu Los Angeles’taki yoğun trafik saatlerinde saatte 50 milin altına düşemeyen bir otobüsle yaptılar. Dead or Alive bunu bir adamı ölümcül bir şekilde zehirleyerek ve ölmeden önce kendi cinayetini çözmesini sağlayarak yaptı.
Hikâye fikrini geliştirmek için sizi heyecanlandıran şeyleri yazın
Yazar bilgeliğinin en yaygın dağıtılan tavsiyelerinden biri, bildiklerinizi yazındır. Ve eğer bildikleriniz karnınızda bir ateş yakıyorsa ve sizi bir derinlik yükünün gücüyle hareket ettiriyorsa, emin olun bu bir sorun değildir.
Böyle olmuyorsa bile yazmanın sizde ne etki uyandırdığını yazmayı deneyin. Yazdıklarınızdan heyecan duyuyor ve etkileniyorsanız, bu coşku okuyucuya da yayılacaktır.
Okuyucunuzun duygularını meşgul etmek istiyorsanız, bunu kendiniz hissediyor olmalısınız. Heyecan verici bir şey yazmanın en iyi yolu budur.