Dünyanın en saygın edebiyat ödüllerinden biri olan Man Booker Ödülü sahibi 7 yazardan, yazmak ve yazarlık üzerine 7 öneri.
Man Booker Ödülü (Man Booker Prize for Fiction), dünyanın en saygın edebiyat ödüllerinden biri. İngiliz Milletler Topluluğu veya İrlanda Cumhuriyeti vatandaşı olan yazarların, İngilizce olarak kaleme aldıkları eserlere verilir. Buna ilave olarak 2005 yılından itibaren Man Booker Uluslararası Ödülü isimli başka bir ödül de tüm dünyadan seçilip değerlendirilen eserlere verilmeye başlanmıştır. (Wikipedia)
Eleanor Catton, Ay ve Işıklar, 2013
“Her şeyi okuyun. Hikâyesi olan her şeyden bir şeyler öğrenebilirsiniz -kitaplar, elbette, ama ayrıca filmler, TV dizileri, bilgisayar oyunları, reklamlar, söyleşiler, konuşmalar, makaleler, haberler. Sevmediğiniz şeyleri okuyun ve onları neden sevmediğinizi çözmeye çalışın. Mümkün olduğunda ‘Neden’ ve ‘Nasıl?’ diye sorun ve kolay bir cevaba ikna olmayın.”
Hilary Mantel, Ölüleri Getirin, 2012 ve Kurtlar Hanedanı, 2009
Hikâyeninizin enerjisini değişim noktası üzerinde yoğunlaştırın. Bu, tarihi kurgu için özellikle önemlidir. Karakteriniz, o mekanda yeniyse veya etrafındaki şeyler değişiyorsa, burası bir adım geri atıp karakterinizin dünyasını detaylandıracağınız yer demektir.”
Howard Jacobson, Finler Sorunu, 2010
“Bir yazarın daima size anlattığı şey, bildiğiniz şeyi yazmanız ve önemsenmesi gereken tavsiyesi ise bildiğiniz şeyden başlamanızdır. Fakat gerçek şu ki bildiğimiz şeyler bildiğimizi sandıklarımızdan daha fazladır. Bildiğimiz şeyler, sadece hayatımıza dair basit gerçekler değildir. Çünü bazen gizli özlemlerimiz ve hasretlerimiz olur, hayatımızda bir değişiklik ister, dünyanın farklı bir yer olmasını dileriz. Ve yazdığımız zaman kısmen, kendi dünyamızdaki deneyimimizi açıklıyoruz, fakat siz de farklı bir şekilde deneyimliyorsunuz. Yazmak mükemmel bir şey çünkü bir çeşit tanrı gibisiniz. Bu dünyayı, kendi dünyanızı yaratıyorsunuz ve henüz tamamen sizin dünyanız olmuyor başta. Yazmak daima bir adım öteye geçen bir gerçekliktir.”
Yann Martel, Pi’nin Yaşamı, 2002
“Herhangi bir yazar yalnızca ne yaptığını ve neden yaptığını bilmesi durumunda mutlu ve iyi olur. İçine sinen bir şeyler bulana kadar oynamak zorundasın.”
Margaret Atwood, Kör Suikastçı, 2000
“Kendi kitabını asla yeni bir kitabın leziz sayfaları kadar masım bir beklentiyle okuyamazsın, çünkü onu sen yazmışsındır. Arka planındaki sensindir. Tavşanların şapkanın içine nasıl girdiğini görmüşsündür. Bu yüzden yayınevinde çalışmayan bir veya iki okuma arkadaşına önceden okut. Sonradan ayrılmamak için bu arkadaşın romantik ilişki içinde bulunmadığın biri olsun.”
Ian McEwan, Amsterdam’da Düello, 1998
“Romanları, mimari terimlerle düşünürüm. Kapıdan girmek zorundasınız ve bu kapı, okurun acil durumlarda güvenebileceği kadar sağlam olmak zorundadır”
Salman Rushdie, Geceyarısı Çocukları, 1981
“Genç yazarlara sunacağım tek bir kuralım var. Başlıkta tropikal meyveler olmamalı. Ne mangolar, guavalar. Hiçbiri.”